ULUS, CUMHURİYET'İNE

SESLENİYOR   

  • “ÇAĞDAŞ UYGARLIĞI YAKALAMAK VE AŞMAK” İnsanlık tarihinde 100 yıl çok kısa ve düz bir yoldur. Ama bir devlet için yeterince uzun ve karmaşık ayrıntılarla, güçlüklerle doludur. Elbette o ayrıntılarda birtakım anlaşmazlıklar veya görüş ayrılıkları olsa bile Cumhuriyet’e giden yolu açan bağımsızlık savaşına katılan kahramanların fedakârlıkları ve efsanevi zaferleri sonsuza kadar unutulmayacaktır. Aynı şekilde kurtuluşun ve kuruluşun öncü lideri ile kahramanlar kuşağının mirası ulusal ve evrensel değerler, 100 yıl sonra canlılık ve geçerliliklerini koruyabiliyorlarsa bu muhteşem bir kadirbilirliktir. Rütbe ve makam farkı gözetmeksizin, kadın-erkek-çocuk ayırımı yapmaksızın her birine ayrı ayrı şükranlarımızı, teşekkürlerimizi sunuyoruz. Cumhuriyetimizin aziz yurttaşları her geçen yıl yenilenen ve güçlenen bir bağlılıkla vatanın özgürleştirilmesi; ulusal ve evrensel değerleri koruma ve inşa sürecinde sorumluluk alma gayretlerini sürdüreceklerdir. Türk Milli Mücadelesi’nin ve Türk aydınlanmasının en büyük eseri “Türkiye Cumhuriyeti” üzerine düşünürken (muhasebe yaparken) bütün yaşananların, her şeyiyle “bizim tarihimiz” olduğu hakikatine kendimizi alıştırmalıyız. 100 yıllık zaman diliminde cumhuriyetimizi yöneten hükümetlerimizin büyük meziyetleri kadar kimi önemli kusurları da olduğunu biliyoruz. Dün olduğu gibi bugün de yurttaşlar olarak farklı inançlarımız, düşüncelerimiz, beklentilerimiz vardır ve olacaktır; ama hepimiz aynı geminin yolcularıyız. Cumhuriyetimizin 100 yıl önce kuruluş sürecinde belirlenen stratejik hedeften hiçbir şekilde sapma gösterilmemelidir. Kurucu liderimiz Kemal Atatürk’ün özgün anlatımıyla “çağdaş uygarlığı yakalamak ve aşmak” olarak gösterilen bu stratejik hedef titizlikle sürdürülmelidir. Ancak bu stratejik hedeften ayrılmadan bütün yurttaşlarımızın insan haklarına dayalı bir hukuk düzeninde yaşaması herkes için erişilebilir kılınabilir. Cumhuriyetimizin ikinci 100 yılında “geniş” düşünen, “bol” üreten ve adaletine “güvenilen” bir cumhuriyetin yurttaşları olmak bize daha çok yakışacaktır.

    devamını gör
    Prof. Dr. Hikmet ÖZDEMİR
  • Bizlere bıraktığın en kıymetli miras, Cumhuriyetimizi kuralı tam 100 yıl, bedenen aramızdan ayrılalı ise 85 yıl oldu Ata'm. Bedenen diyorum çünkü biz çocuklarının gönüllerinde yaşamaya hep devam ettin, edeceksin. Mavi gözlerinin derinliğinde öğrendim vatan sevgisini. Sen benim ilk ve en büyük kahramanımsın. Bize armağan ettiğin Cumhuriyet'in ve bu cennet vatanın çocuğu olmanın, senin gibi bir lidere sahip olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Özlemin her geçen gün büyüyor Ata'm, çocukların seni çok özlüyor. Emanetinin bekçisiyiz ulu önderim. Açtığın yolda, gösterdiğin hedefe hiç durmadan yürüyeceğimize ant içtik. 100. Yılımız coşkuyla kutlanacak, seni görmeden seven çocukların sayesinde ay yıldızlı al bayrağımız ilelebet dalgalanacak. Başta sen olmak üzere, zorlu Cumhuriyet yolculuğunda sana eşlik eden tüm atalarımızı rahmet ve minnetle anıyoruz. Nice 100 yıllara!

    devamını gör
    Fatma ÇEVİK
  • Bu dünya düzeninde 100. yılımızı kutlayıp ikinci yüzyıla vardığımız bu dönemde, Bu vatanın neden zorluklarla Yüzyıl önce inşasına başlamış olduğunu daha iyi kavrayabilmemiz gerekiyor! Bu kutlu mutlu günü büyük bir coşkuyla kutladık. Birlik olduk, Sevgi seli olduk, Yollara taştık... Türkiye'nin dört bir yanında coşkuyla kutladık! Kimimiz atamızın huzuruna çıktı, Ziyaretine gitti. Kimimiz gerçekleştirilen coşkulu kutlamalara katıldı. Kimimiz çalıştığı yerden kalben o kutlamalara katıldı. Kimimiz evinden çıkamadı, ekranlardan seyretti, coşkuyla kalben o kutlamalara katıldı! Herkesin içinde o coşkuyla birlikte tek bir düşünce belirdi eminim: Türkiye Cumhuriyeti ilelebet kıyamete kadar Payidar kalsın! Bu birlik beraberliği her daim ayakta tutmak hepimizin elinde! Gelecek nesillere daha iyi bir Türkiye Cumhuriyeti inşa etmek boynumuzun borcu! Birlik beraberlik içinde laikliğe sahip çıkmalıyız. Özgürlüğün simgesi Laiklik! Ve Atamız Mustafa Kemal Atatürk ilkelerinin izinden ayrılmamak.

    devamını gör
    Hicran ERTÜL
  • Sevgili cumhuriyet, Senin üzerinde doğmadım. Senin toplumunda yetişmedim. Senin okullarında okumadım. Hatta senin vatandaşın bile değilim. Çünku ben üçüncü nesil gurbetçi çocuğuyum, uzaklardayım. Ama sen tarihimsin, kimliğimsin, annemin ve babamın okuduğu okulsun, ninemin dedemin sürduğü tarlasın. Dumanı tüten yörük çadırısın. Yani kanımda ve canımdasın. Büyük Atatürk'ün dunyaya bıraktığı esersin. Sen hep varol, hep çok yaşa. Sonsuz sevgilerimle,

    devamını gör
    Murat SİNAN
  • Atam, açtığın yolda, gösterdiğin hedefe durmadan yürüyeceğime ant içerim. Ne mutlu Türk’üm diyene… İnkılaplarla ve Cumhuriyetle bu ülkede özgürce yaşıyorsak senin sayende. İzmir'in dağlarında çiçekler açar ve adını her mücevher taşa yazıp bu yolda istikbal göklerdedir diye yürüyüp, asla vazgeçmemeyi sonuna kadar devam etmeyi, zorluklarla mücadele etmeyi senden öğrendik. İyi ki sen Atam iyi ki… Saygı ve minnetle...

    devamını gör
    Ayşe Esra ÇETİNER
  • Yarası ağırdı. Olsun. Yazdı. Anacığım, “Söz uçar yazı kalır,” derler ya ondan sebep yazıyorum sana. Yazması oyalı anam, vatan toprağına yemin olsun ya Memed ya Hüseyin ya Ali olarak döneceğim kucağına. Oğlun Savaş yerinde toprak sert, gök çoğunlukla parçalı bulutlu olurdu. Herkes anasının rahmine sığar gibi olduğu kuytuya sığmaya çalışırdı. Yeryüzünden gökyüzüne dumanlar yükselirdi. Olsun yükselsindi. Nasılsa her sabah gün yeniden doğardı. Yine gün doğdu. O başını kaldırdı. Silahların, tankların, tüfeklerin, bombaların sesi yakınlaştı. Yüreklerimiz korku pompaladı. Korku katılaştıkça yüreklerimiz sıkıştı. Sıkı can iyiydi çabuk çıkmıyordu ama akacak kanda damarda durmuyordu. Durmadı. Dudaklarından Atam gibi “Aleykümselam” döküldü. Başı omuzuma düştü. Vatan sağ olsundu. Sağdı. Sağ kalacaktı. Cumhuriyet, onu yaşatmak için öle yatanların “Vatan sağ olsun!” diye haykıran analarının sesi, yaralarını ve farklılıklarını alnından öpebilecek kadar güçlü olan Türk Ulusunun nefesiydi.

    devamını gör
    Fatoş K. İYİGÜN
  • Ben Kurtuluş Savaşı'nı görmüş bir kadının torunuyum. Babaannem hep anlatırdı, Rus Ermeni zulmüne nasıl maruz kaldıklarını ve derdi evlatlarım kanınızın son damlasına kadar vatanımızı savunmaktan vazgeçmeyin. Tren Kars'a girdiğinde sevinç çığlıkları atılmış Mustafa Kemal ve Türk ordusu geldi diye. İşte o gün bizim kurtuluşumuz oldu. Namusumuzu, canımızı kurtardı. Allah gani gani rahmet etsin Atatürk'ü derdi. Hep gururla anardı, bir gün bu vatana fitne sokmak isteyen olacaktır, siz karşısında durun, öyle okuyup büyük yerlere gelmeseniz de hep vatansever olun, çünkü vatanı sevmek korumak imandandır derdi. Ben de bugün onun vasiyetini yerine getiriyorum, vatanımı her koşulda savunacak evlatlar yetiştiriyorum. Atatürk ve silah arkadaşları ve kadim Türk devletini o dönemde ayakta tutan tüm herkesten Allah razı olsun ve Allah gani gani rahmet etsin. Önce Allah sonra da onların sayesinde bu vatanda yaşıyoruz

    devamını gör
    Sabiha ÇAYIR
  • Cumhuriyet bu ülkenin başına gelmiş en güzel şeydir. Atamızın bize armağanıdır, hatta daha çok nefestir. Bu armağana, bu nefese gözümüz gibi bakmaya gayret ediyoruz. Umarım ki bu cumhuriyet nice 150-200’leri görür. Özellikle bir kadın olarak Cumhuriyete sahip olduğumuz için çok şanslı hissediyorum. Biz Cumhuriyet çocuğuyuz ve bunun için de gurur duyduğumuzu biliyorum ve bu şansı ilerideki nesillere de taşıyacağımıza inanıyorum. Hep var ol cumhuriyet! Ne Mutlu Türküm diyene!

    devamını gör
    Dilay ÖZDEMİR
  • Eyy yüce CUMHURİYET! Öyle güzel geldin ki 1 asır devirdin. Şanına layık bir Türk ordusu karşılamaya geldi seni. Uyan bak şimdi Cumhuriyet'in kahramanları! Bugün görmediğiniz bizler için kimseye yâr etmediğiniz bu topraklarda, yine tam da bu toprakların üzerinde 100. yılı kutluyoruz şimdi. Gözlerimiz yine o günkü sevinç yaşıyla dolu. Gururumuz o günkü gibi taptaze. Ümidimiz sönmeyen bir mum, inancımız Ata'mızdan yadigâr. Yüreklerimiz düşmanı kovalayan halkın cesaretinde... Aldık Şerife Bacı'nın yükünü, yolumuz İstiklal oldu. Eyy CUMHURİYET! Sen adını bile bilmediğimiz nice kahramanlarımızın hatırına hep yaşa. Seni omuzlarımızda parlayan bir yıldız gibi her daim göklere çıkaracağız, öyle sonsuz ki bu gökler, ilelebet sürecek.

    devamını gör
    Esra MERİÇ