ULUS, CUMHURİYET'İNE

SESLENİYOR   

  • Nice 100 yıllara.

    devamını gör
    Ege AKYILDIZ
  • Sevgili Atatürk bizlere böyle bir bayramlar yaşattığın İçin sana minnettarız.Bizler yeni nesil olarak senin izinden her zaman yürüyeceğimize and içtik.Türkiye yi Türk yapan bizler olacağız seni silmek isteyenleri sildirmeyeceğiz memleketimizin her köşesi senin eserlerindeki toprağında adımın var. Seni görmek çok isterdim ama ailem olsun öğretmenim olsun seni görmeden sevdirdiler. Deniz mavisi gözlerin güneş sarısı saçların, zeki bakışların, aklın, ilmin, sporcu oluşun, doğaya sevgin bizlere birer örnek. Cumhuriyeti 100. yaşını en güzel şekilde kutlayacağız okulumuzda etkinliklerimiz var onunla yaşıyoruz bizlere çok güzel bayramlar hediye etsin bizde onları en güzel şekilde yaşayacağız sevgilim ATAM seni çok seviyorum senin izinden yürüyeceğim

    devamını gör
    Siraç Samed AYHAN
  • Sevgili eşim; Seninle ve yavrumuzla Cumhuriyetimizin 100. Yılı'na şahitlik ettiğimiz için çok mutluyum. Şanlı Cumhuriyet 100 yaşında.

    devamını gör
    Şeyda DIŞARILI
  • Maviş gibi gözleri, Güneş gibi saçları, Seni seviyorum Canım Atatürk'üm. Canım Türk gençliğim, Parıldayan Türk bayrağım, Yıldız ve ayımın Sahibi Türk gençliği. İyi ki Atatürk varmış. (7 yaşındaki kızımın kendi yazdığı şiirdir.)

    devamını gör
    Ceylin YILDÖNER
  • Sevgili Cumhuriyet, Bugün yüz yaşında bizi bağrına bastığın, bize hürriyeti, insan olmanın gururunu, demokrasiyi tattırdığın için çok şanslıyız. Bazı şeyler hava gibi, su gibi vazgeçilmezdir. Varlığının kıymeti bilinmiyormuş gibi gözükse de herkes içten içe yine de bilir. Cumhuriyet de hepimiz için hava gibi, su gibi elzemdir. Vatanımızda özgürce ve gururla yaşamamızın senedidir. Pazarlığı olmadı, olmaz.

    devamını gör
    Kemal KÜÇÜKGEDİK
  • “İSTİBDATTAN KURTULMALAR” CUMHURİYETİ

    Annem 99 yaşında vefat etti. Yürümekte güçlük çektiği son bir iki yıl dışında, her yıl Cumhuriyet Bayramlarında Bağdat Caddesi'ndeki fener alaylarına katılır, büyük bir heyecanla elindeki bayrağı sallayarak 10. Yıl Marşı’nı söylerdi. Annemin bu heyecanı haksız değildi. Cumhuriyet'in kuruluşuna tanıklık eden bir kuşaktan olmanın verdiği coşku yanında, Cumhuriyet sayesinde yüksek öğrenim yapmış, meslek sahibi olmuş, kendi yaşamıyla ilgili kararlarını veren, oy hakkı bulunan, sivil toplum kuruluşlarında etkinlikler yapan bağımsız bir birey olarak yaşamıştı.

    Cumhuriyet bir bağımsızlık savaşının, büyük bir zaferin ürünü. O nedenle de çok heyecanlandırıcı. Böyle olduğu için, bu zaferin başkomutanı Atatürk aynı zamanda Cumhuriyet'in de kurucusu olmuş, köklü devrimler yapabilmiş, bunları topluma benimsetebilmişti.

    Ancak, Cumhuriyet'in kuruluş yıllarından sonra demokratik Cumhuriyet düşüncesi gelişemedi. Cumhuriyet kapsayıcı, çoğulcu, katılımcı, eşit yurttaşlığa dayanan, insan haklarına saygılı, hukuk devletinin geçerli olduğu bir demokrasiye dönüşemedi. Tersine, farklı kimliklere yer açmayan, tek tip insan yaratmaya yönelen, muhalefeti meşru görmeyen, bir rejim oldu.

    1950 seçimlerinde dokuz yaşındaydım. Demokrat Parti'nin iktidara gelişinin evde nasıl bir sevinç uyandırdığını anımsarım. Tek parti istibdadından kurtulmuştuk.

    1950’lerin sonunda işler tersine döndü. Demokrat Parti’nin baskıcı politikaları bıkkınlık getirmişti. Tahkikat Komisyonu, Vatan Cephesi, cezaevlerine atılan gazeteciler. 1960 yılında lise son sınıftaydım. “Menderes istifa” sloganlarıyla sokaklarda yürüyen gençler arasındaydım. 1960 darbesi bizim evde sevinçle karşılandı. Demokrat Parti istibdadından kurtulmuştuk.

    Derken 12 Mart muhtırası, arkasından 12 Eylül darbesi. Baskılar, işkenceler, idamlar. 1983 seçimlerini askerlerin destekledikleri parti değil, Özal’ın partisi kazanınca sevinmiştik.

    12 Eylül rejiminin istibdadından kurtulmuştuk.

    Bir aydan az bir zaman sonra seçimler var. AKP’nin tek adam rejiminin istibdadından kurtulup kurtulamayacağımızı seçim sonuçları gösterecek. Bir kere daha özgürlüğe kavuştuğumuz için sevinecek miyiz?

    Bu deneyimlerden çıkarılacak iki sonuç var: Birincisi, 100 yıllık Cumhuriyet tarihinin bir özgürlük mücadelesi tarihi olduğu ve bu mücadelelere karşın demokratik bir Cumhuriyeti kurmakta yetersiz kaldığımız. İkincisi ise, istibdattan kurtulmanın demokrasiyi inşa etmek için yeterli olmadığı, demokrasinin kurulması için ayrı bir süreç gerektiği.

    Önümüzdeki seçimlerde iktidar değiştiği takdirde, “istibdattan kurtulma” kısırdöngüsünü kırmak için önümüzde Cumhuriyet tarihinin en önemli fırsatı var.

    Demokrasinin bütün kurumlarının çöktüğü bir ülkede, demokrasiyi sıfırdan inşa etmek gerekecek. Bunun için “Nasıl bir demokrasi” tartışması yapılmalı. Demokrasiyi bu kez sağlam temeller üzerinde yeniden inşa edebilirsek istibdattan kurtulma bayramları yaşamaktan kurtulabiliriz.

    devamını gör
    Rıza TÜRMEN
  • Sen rahat uyu Atam.

    devamını gör
    Meral Özpapu VARDAL
  • Senin yolunda Senin fikirlerini idrak etmiş bir Türk kadını olarak minnettarım. Tüm bu uğraş içinde senin yanında olan tüm Yol ve silah arkadaşlarına minnettarım. Ne mutlu Türküm diyene Ne mutlu senin gibi Ataya Daima ve kalıcılıkla Her zaman Her yerde Sonsuza kadar sen ❤️

    devamını gör
    Nurcan GÜNAY
  • 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımızın 100.yılını içtenlikle kutluyorum.O kadar mutluyum ki..❣️

    devamını gör
    Başak KALE