
ULUS, CUMHURİYET'İNE
SESLENİYOR
Atam’ın 100 yıl önce söylediği gibi; “Milletin düşmanı yalnız Yunan değildi, bizim bugünkü düşmanlarımız içimizdedir." Cumhuriyetimizin 100. Yılını gururla kutlamamız gerekirken; ne acı ve utançtır ki tarikatların, cemaatlerin, çocuk istismarlarının, eğitimsizliğin, yolsuzlukların, asayişsizliklerin, gölgesinde kutluyoruz. Bugün bizlere özgür bir Türkiye hazırlayanları saygıyla takdir etmeliyiz. Çünkü onlar verdikleri sözü tuttular ve başardılar. Onlar görevlerini yaptılar. Peki ya biz başarabildik mi? Emanetlerine sahip çıkabildik mi? Bizler, özgür, adil, sömürülmeden, nitelikli, kardeşçe yaşamayı başarabildik mi? Vatanı hür ve mutlu bir hale getirebildik mi? Ne mutlu, dünyaya ışık tutan CUMHURİYETİMİZE layık olan memleketimin ilim ve bilgi sahibi memurlarına, siyasetçilerine, yargı, sağlık basın mensuplarına, bilim insanlarına, iş insanlarına, eğitimcisine, öğrencisine, sanatçısına, sporcusuna... İlelebet CUMHURİYET Bayramımız kutlu, ruhlarınız şad olsun. Sonsuz saygı ve minnetle ATAM...
devamını görElif Küçük KIRBAŞİsmet Paşa'ya,Rauf Bey'lere ve Mustafa Kemallere selam olsun!
devamını görPoyraz ARSLANCumhuriyet 100 yaşında. Hangi cumhuriyet? Biz cumhuriyete sahip çıkamadık.
devamını görEzgi AKTÜRKYüz yıl değil, bin yıl geçse de açtığın yolda, gösterdiğin hedefe ilelebet yürüyeceğime ant içerim.
devamını görAleyna SAĞIRNasıl başlasam, nereden başlasam bilemiyorum, tarif edilemez duygular içindeyiz bugün. Fikri hür, vicdanı hür nesillere, evlatlarına bıraktığın en büyük miras olan 'CUMHURİYET' bugün küllerinden yeniden kurduğun bu topraklarda tam 100 yaşına bastı Atam. Senin evlatların olarak mutluyuz, gururluyuz ve bu şanlı günü coşkuyla kutluyoruz. Senin sevginle büyüdüm, fikirlerinle yetiştim ve bugün bir kadın hekim olarak bu topraklarda senin izinde mesleğimi yapabiliyorsam yine senin yüz yıl önce bize emanet ettiğin Cumhuriyet sayesindedir. Bizler tüm değerlerine sonsuza dek sahip çıkacak ve onları yaşatacağız. Emanetin evlatlarının elinde, evlatların daima senin izinde Atam. En büyük bayramdır bugün, kutlu olsun... Yaşasın Cumhuriyet. İlelebet payidar...
devamını görElif KORKMAZCUMHURİYET VARSA VARIZ, YOKSA YOKUZ Bu yıl, kendimi bildim bileli horlanan, başına gelmedik bırakılmayan cefakâr Cumhuriyetimizin 100. yaş dönümü. Yüz yıllık bu ömür, bir insan ömrü olsaydı ne büyük bir mutlulukla karşılanırdı. Oysa bugün Cumhuriyet’in 100. Yılı öylesine coşkusuz, öylesine sönük ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundaki acılar ve kurtuluş mücadelesini, tebaadan vatandaşlık mertebesine geçişimizle ilgili devrimlerin muhteşem bir dönüşüm olduğunu kavrayamamış gibiyiz. Çünkü, işgalin ne olduğunu bilmiyoruz. Milli Mücadele’yi yaşamadık. Cumhuriyetimizin kuruluşundaki sosyal ve ekonomik değişimin koşullarını, sanayileşmenin nasıl başladığını, bin bir güçlükle demir ağlarla örülen yurdumuzda birbirimize ulaşmanın ne anlama geldiğini bilmiyoruz. Açıkçası 100 yılın sonunda kimse bu kadar üzgün ve kırgın olacağımızı da hayal etmemiştir diye düşünüyorum. Oysa, Türkiye Cumhuriyeti’nin anlamı öylesine büyük ki; ulusal bütünlük, uygarlık, laiklik, akıl ve bilim, fırsat eşitliği, liyakat, kadın hakları, hukukun üstünlüğü ve demokrasi. Cumhuriyetimizi kutladığımızda her birinin varlığını kutlayıp sahip çıkıyoruz. Ancak anlıyoruz ki, Cumhuriyetimizi yaşatmak ve daha ileriye taşımak için sadece kutlamak yetmiyor. Yeni fırsatlara erişmek, bazı tehlikeleri ve belirsizlikleri aşmak için arada bir oy kullanan değil; cesur, bilinçli, aktif ve sorumlu birer yurttaş olmayı da öğrenmemiz gerekiyor. Böyle bir yurttaşlık, halk olarak kamusallığın ve ortak iyinin yeni anlamlarını keşfetmekle de ilişkili. Bu kadar üzgün ve kırgınken umut taşıyabilir miyiz? Yüz yıl uzun bir zaman, ne badirelerden geçti Cumhuriyetimiz. Egemenlik hakkının belli bir kişi ya da aileye ait olduğu monarşi ve oligarşinin tam karşısında bir yönetim biçimi olduğunu, bizi bir halk olarak bir arada tutma gücünü unutmayalım. Cumhuriyetimizin bu gücü umudumuzun da kaynağı. Ve Cumhuriyet varsa varız, yoksa yokuz... Elbet yaşayacak, yaşatacağız!
devamını görProf. Dr. Şengül HABLEMİTOĞLUCUMHURİYET’İN 100. YILI Cumhuriyet, her şeyden önce, bağımsızlık ve özgürlük demektir. Emperyalizmin dünya halklarını köleleştirdiği, tüm kaynakları sömürdüğü bir dönemde, işgalci orduları kovmanın özgürlük için yeterli olmayacağını bilen, ileri görüşlü bir kavrayışın eseridir. Atatürk ve arkadaşları, tam bağımsız, özgür ve onurlu bir ülke olabilmenin ekonomik açıdan güçlü, kurumsallaşmış bir devlet ve sosyal, kültürel ve bilimsel açıdan gelişmiş bir toplum olabilmekten geçtiğini çok iyi kavramışlardı. Cumhuriyet devrimlerinin hepsinin altında yatan hedefin böyle bir devleti kurmak, böyle bir toplumsal gelişimi sağlamak olduğu açıkça görülebilir. Bunu sağlayacak olan aklı hür, vicdanı hür nesillerdir ve Cumhuriyet, böyle nesilleri yetiştirebilmek için bütün olanaklarını seferber etmiştir. Yetişen ilk nesiller de Cumhuriyet’in ideallerini tüm ülkeye yayabilmek için var gücüyle çalışmıştır. Bu açıdan Cumhuriyet büyük bir fedakârlığın da adıdır. Cumhuriyet aynı zamanda bir umudun adıdır. Tüm bireylerin eşit ve onurlu vatandaşlar olarak refah içinde insanca bir yaşam sürebildiği bir ülke umududur. İçi boş bir hayal değil, bilimsel yöntemle hayata geçirilecek bir umuttur söz konusu olan ve o yüzden hayatta en doğru yol gösterici olarak kendine bilimi seçmiştir. Kendi yaptıklarının, söylediklerinin bilimle çelişmesi durumunda bilimin söylediğine kulak verilmesini isteyen bir liderin umududur. Bugün 100. yılımızda başlangıca göre büyük mesafeler kaydettiğimiz muhakkak. Ancak 100 yıl önceki umudu hayata geçiremediğimiz de bir gerçek olarak önümüzde duruyor. Tüm bireylerin eşit ve onurlu vatandaşlar olarak, refah içinde, insanca bir yaşam sürebildiği, insanlığa bilimsel, kültürel katkı sunabilen, tam bağımsız bir ülke olabilmemiz için ihtiyacımız olan şey 100 yıl önceki ile aynı; fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmek ve çok çalışmak. İkinci yüzyılda, çok geçmeden, bunu başaracağımıza tüm kalbimle inanıyor, güveniyorum.
devamını görProf. Dr. Alpay AZAPCumhuriyet özgürlüktür, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti.
devamını görDerya ŞİŞLİSevgili Cumhuriyet, 100. yaşın kutlu olsun. Bu yaşa gelmek kolay olmadı, biliyorum. Neredeyse yarısına ben de şahidim. Bunca güçlüğün içinden geçip bugünlere gelmeni Türkiye’nin sana duyduğu sevgiye ve ilkelerine bağlılığına borçluyuz. Biliyoruz ki bizi bir arada tutan sensin ve ne olursa olsun her zaman elimizde sahip çıkmamız gereken Cumhuriyetimiz var… Ve biliyoruz ki sen, Türkiye toplumu olarak bizim en büyük eserimizsin. Bugün ne kadar beğenmesek, eleştirsek de sahip olduğumuz hayatı sana, sana verdiğimiz emeğe, duyduğumuz bağlılığa borçluyuz. Türkiye, Cumhuriyet’inden ayrı düşünülemez. Seni o kadar sevdik ki Yaşar Kemal’in tabiriyle “bin çiçekli bir bahçe” olan Anadolu senin değerlerine olan bağlılığı sayesinde bugünlere kadar birlikte gelebildi. Özgürlük ve demokrasinin, insanca bir yaşamın istisnasız herkes için geçerli olacağı bir gelecek ümidini hiç yitirmedik. Nuri Bilge Ceylan’ın tabiriyle “yalnız ve güzel ülkemize” duyduğumuz sevgiyi koruduk. Koruduk, çünkü biliyoruz ki bu ülke kolay kurulmadı. Kurtuluş Savaşı’nda Mustafa Kemal’in yanında yer alıp yok edilmeye direnen millet, Cumhuriyet’le hak ettiği haklara ve değere sahip oldu. Cumhuriyet, Anadolu insanının hayatını değiştirdi ve onu medeni uluslar istikametinde bir yolculuğa çıkarttı. Bu topraklarda tüm egemenliği kayıtsız şartsız millete verme fikri seninle kalıcılaştı. Mustafa Kemal’in benimsediği Cumhuriyet ideali, yine onun ve kuşağının cesareti, dehası sayesinde gerçeğe döndü. Cumhuriyet’i ilan eden Atatürk’tü, yaşatan ise onun ilkelerine sahip çıkan Türk milleti oldu. Yüzyıllardır İslami kurallarla yaşayan Anadolu’nun Müslüman toplumları laiklik sayesinde çağdaş düşüncelere, akla ve bilime yöneldi. Bilimsel düşünce ve laikliğin hayatımızda iki büyük etkisi oldu. Eğitim ve kadın hakları. Bence Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük devrimleri bunlar. Toplumun yarısını oluşturan kadınlara yüzlerce binlerce yıllık geleneklere karşı çıkarak özgürlüğün kapısını açması. O özgürlükler ki aradan geçen yüz yıllık zamana rağmen hâlâ tam anlamıyla içimize sindiremedik. Ama bu sayede milyonlarca kadın, erkeklerle aynı saflarda hayata katılabildi. Özgür ve güçlü bireyler oldu, topluma, ailelerine ve kendilerine yararlı insanlar olarak Türkiye’nin en büyük gücünü oluşturdu. Eğitimin yaygınlaşması ise eşitsizliklerin pençesindeki bir toplumda en önemli umut ışığı oldu. Akıllı, çalışkan milyonlarca Anadolu çocuğu Cumhuriyet’in okullarında iyi bir eğitim alıp meslek sahibi oldu. Anadolu’nun ücra bir köyünden çıkıp bu ülkede profesör, Cumhurbaşkanı olmak bugün hâlâ geçerli olan Cumhuriyet mucizelerinden biri. Şimdi senin yeni yaşını kutlarken her zamankinden daha heyecanlıyız. Sanki bütün evlatların senin kıymetini aynı derecede bilmiyor gibi. O nedenle başkaları adına da sana sahip çıkmaya, senin değerlerini yaşatmaya devam ediyoruz. İyi ki varsın Cumhuriyet. Daha nice yüzlü yaşlara…
devamını görCem ERCİYES
